okurken meraklanıp eğlendiğiniz yetmezmiş gibi sonu da çok eğlenceli. birbirinin içine geçmiş hikayeler, satanizm, ortaçağın karanlık tarikatleri ve ritüelleri, eski kitap avcısı bir dedektif ( bu sinir bozucu dedektifi 9. Kapı filminde- hani Polanski yönetmişti- Johny Deep oynamıştı). 9. Kapı'ya uyarlandı demek aslında tam doğru olmaz, kitabın bir kısmını uyarlamıştı yönetmen.
okurken düğümleri çözeyim derken oradan oraya savrulun,sonra yazar sizi elinizde yepyeni kördüğümlerle bıraksın. Aynen böyle, bir de bırakamıyorsunuz kitabı, çünkü tempo düşmüyor. Daha ilk sayfada bir sürü üniversiteli araştırmacı öldürülüyor (martin Mystere'in kara adamları gibi tipler tarafından), ortaya hem tarihsel, hem de güncel bir sürü gizem saçılıyor. ama daVinci şifresinden uzun süre önce yazıldı bu kitap, alakası yok. daha çok foucault sarkacı'na benzetiliyor.avrupa'nın tarihi yerlerini dolaşın, sahafların tozunu yutun bir de şeytanla ve katillerle uğraşın. kitap zaten güzel, sonu daha da güzel.
isim seçimini de atlamamak lazım, üç silahşörlerin yazarına saygı duruşu ne de olsa.