KÖRBAKIŞ
Karin Slaughter
ABD’nin güneyindeyiz.Küçük bir üniversite kenti mekanımız.Önünde geniş kariyer olanakları olmasına rağmen doğduğu bu kente uzun yıllar önce dönmüş olan Sara,çocuk doktoru olarak çalışmakta ve bu arada Adli tabip olarak da görev yapmaktadır.Sara’nın eski eşi olan Jeffrey ise aynı kentte polis şefidir ve evlilikleri yıllar önce Jeffrey’in bir kaçamağı sonrasında sona ermiştir.
Üniversitede öğretim görevlisi olarak çalışmakta olan kör ve lezbiyen Sybil,bir öğleden sonra yemek yemeyi itiyat haline getirdiği restoranın tuvalet bölümünde Sara tarafından ölmek üzereyken bulunur.Kadın tecavüze uğramış ve acımasızca doğranmıştır.Kentteki tek kadın polis dedektifi ve maktul Sybil’in ikizi olan Lena ile şef Jeffrey’in katili yakalamaya yönelik çabaları sürerken,üniversitede öğrenci olan bir genç kız kaçırılır.Tecavüze uğramış ve Sybil gibi doğranmış olan genç kız da Sara tarafından bulunur,üstelik arabasının kaputu üzerinde ve çarmıha gerili vaziyette.Sara olağanüstü çabasıyla genç kızı ölümden kurtarır,ancak intiharına ne Sara ne de Lena engel olamayacaktır.
Soruşturma devam etmektedir.Ancak Lena’nın da katil tarafından kaçırıldığının anlaşılması ve katilin tecavüzlerden önce kurbanlarına ait eşya veya mekanlara yazdığı aşağılayıcı bir kelimenin keşfedilmesi soruşturmaya hız katar.Doğduğu kente dönmezden önce yaşadığı tecavüz öncesinde o kelimeyi arabasının kaportasına çizilmiş olarak gören Sara,o zamana dek dikkatle sakladığı dramını eski kocasına açmak zorunda hissedecektir kendisini.Ama,katil Sara’nın tecavüzcüsü de değildir,ne yazık ki.
Sara ve Jeffrey,Lena da doğranmadan katile ulaşabilecekler mi?Ya Sara,gerçekten güvende midir?Jeffrey ve Sara geçmişi ve güvensizliği aşıp tekrar birlikte olabilecekler mi?
Polisiye ise polisiye.gerilim ise gerilim.Ama kesinlikle fantazya ile sulandırılmış değil.
Aynı anda en az 5 roman okurum birlikte.Birinden sıkıldığımda bir diğerine geçerim.Böylece daha uzun süre okuma şansı yaratırım kendime.Kör Bakışâ€™ı elime aldığımdan itibaren diğer okuduklarıma süremedim elimi dersem,sanırım sürükleyiciliği hakkında bir fikir vermiş olurum
Yazarın ilk kitabı.Kurgusu oldukça iyi. Karakterlerdeki duygular okuyucuya çok güzel yansıtılıyor. Sadece çok fazla açık hareket edilmiş, hem otopsi hem de karşılıklı konuşmalarda. Bunlara katlanabileceğine inananlar okuyabilir. Yazarın soyadı bir tesadüf mü yoksa sonrasında bilinçli mi seçilmiş, bu da düşündürüyor insanı:) Son bir uyarı, yazarın ikinci kitabı,"Acı Öpücük"ü okuyorum şu an. Kesinlikle sırasıyla okunmalı. Yoksa çok fazla ipucu, hatta sonuç bildiriyor diğer kitap.
Yazarın ilk kitabı.Kurgusu oldukça iyi. Karakterlerdeki duygular okuyucuya çok güzel yansıtılıyor. Sadece çok fazla açık hareket edilmiş, hem otopsi hem de karşılıklı konuşmalarda. Bunlara katlanabileceğine inananlar okuyabilir. Yazarın soyadı bir tesadüf mü yoksa sonrasında bilinçli mi seçilmiş, bu da düşündürüyor insanı:) Son bir uyarı, yazarın ikinci kitabı,\"Acı Öpücük\"kesinlikle sonra okunmalı. Yoksa çok fazla ipucu, hatta sonuç bildiriyor diğer kitap.
Yazarın ilk kitabı.Kurgusu oldukça iyi. Karakterlerdeki duygular okuyucuya çok güzel yansıtılıyor. Sadece çok fazla açık hareket edilmiş, hem otopsi hem de karşılıklı konuşmalarda. Bunlara katlanabileceğine inananlar okuyabilir. Yazarın soyadı bir tesadüf mü yoksa sonrasında bilinçli mi seçilmiş, bu da düşündürüyor insanı:) Son bir uyarı, yazarın ikinci kitabı,\\\"Acı Öpücük\\\"kesinlikle sonra okunmalı. Yoksa çok fazla ipucu, hatta sonuç bildiriyor diğer kitap.
Yazarın ilk kitabı.Kurgusu oldukça iyi. Karakterlerdeki duygular okuyucuya çok güzel yansıtılıyor. Sadece çok fazla açık hareket edilmiş, hem otopsi hem de karşılıklı konuşmalarda. Bunlara katlanabileceğine inananlar okuyabilir. Yazarın soyadı bir tesadüf mü yoksa sonrasında bilinçli mi seçilmiş, bu da düşündürüyor insanı:) Son bir uyarı, yazarın ikinci kitabı,"Acı Öpücük"kesinlikle sonra okunmalı. Yoksa çok fazla ipucu, hatta sonuç bildiriyor diğer kitap.
Yazarın ilk kitabı.Kurgusu oldukça iyi. Karakterlerdeki duygular okuyucuya çok güzel yansıtılıyor. Sadece çok fazla açık hareket edilmiş, hem otopsi hem de karşılıklı konuşmalarda. Bunlara katlanabileceğine inananlar okuyabilir. Yazarın soyadı bir tesadüf mü yoksa sonrasında bilinçli mi seçilmiş, bu da düşündürüyor insanı:) Son bir uyarı, yazarın ikinci kitabı,\"Acı Öpücük\"kesinlikle sonra okunmalı. Yoksa çok fazla ipucu, hatta sonuç bildiriyor diğer kitap.