menu

Jonathan Stagge - Karadul

Yazan: A. Ömer Türkeş
Yayın Tarihi: January 29, 2012 18:09

Siyah bir kapak üzerine kırmızı “Karadul” yazısı ve Laura Gemser’in erotik fotoğrafıyla karşılaştığımda, doğrusu yıllardan beri yeni baskısı yapılmayan bir Patrick Quentin polisiyesi okuyacağımı tahmin etmemiştim. Elbette Beyaz Balina” yayınları da, yayınladıkları bu kitabın -yine aynı çevirmen eliyle yapılmış- ilk baskısını anma ihtiyacını duymamışlardı. Tıpkı daha önce korku dizisinde çıkardıkları “Çığlık”ın, Milliyet “Karadizi”den 1975 yılında basılan “Cadı Kokteyli”nin tekrarı olduğunu belirtmedikleri gibi...

Patrick Quentin

Türkiye’de polisiye neşriyatın efsaneleşmiş ismi Akba Yayınları arasında pek çok Jonathan Stagge polisiyesi bulunuyor. Ancak bu yazar ismi bir müstear, takma bir ad. Akba Yayınları’nın cümleleriyle; “Hugh Wheeler ve Richard Webb çeyrek asırdanberi (Patric Quentin, Jonathan Stagge ve Q.Patrick) takma adlarını kullanarak Avrupalı yazarlara has tahlil kokusu bulunan polisiye romanlar yazmaktadırlar. Bu hava, Amerikalı yazarların İngiliz olmalarından ileri gelmektedir herhalde. Müştereken yazdıkları romanları tek bir adam yazmış gibi bir bütün teşkil etmektedir.” Bir ek de ben yapayım, -eğer yaşıyorlarsa- yazarlardan Wheeler 98, Webb ise 88 yaşında. Ortaklaşa imzaladıkları kitapların en genci ise 40’ını çoktan geçti.


Akba’nın dışında, “Hayat Kitapları” ve “Günün Kitapları” da Patrick Quentin imzalı polisiyeler yayınlamışlardı. Bendeki en eski baskı 1957 yılının tarihini taşıyor ve çevirmen yine Gönül Suveren. Üstelik “Tehlike” adlı bu romandaki ana karakterler olan Peter ve Iris Duluth, “Karadul”un da kahramanları. Zaten, Quentin öyküleri, genellikle bu çiftin, Irish ve Peter Duluth'un maceralarını, Müfettiş Trant'ın soruşturmaları eşliğinde anlatır (arada bir de Müfettiş Craig kapar detektif rolunu). Ellery Queen uslubunu sürdüren ve geleneksel polisiye yazımının bütün varyetelerini kullanan P.Quentin'in öykülerinde Amerikan tarzı yaşamdan ve "Amerikan Rüyası”ndan kesitler bulunur. İyiler için mutlu sonlar ile noktalanan bu salon ve aile polisiyelerini okunur kılan, entrika kurgusunda ve yarattığı atmosferdeki başarısıdır diyebilirim. Toplam altı romanı senaryolaştırılan P.Quentin'in, AKBA tarafından "Ağdaki Adam" adıyla yayınlanan romanın yine aynı adla ("A Man in the Net"), Casablanca'nın yönetmeni Michael Curtiz tarafından filme alındığını da ekleyeyim.

 

Klasik bir konu
“Karadul”un konusu pek çarpıcı değil, hatta fazlasıyla tanıdık gelebilir; Duluth’ların bu kez kendi mutlulukları gölgeleniyor. Iris ünlü bir yıldız, Peter ise başarılı bir yapımcıdır NewYork sahnelerinde. Iris’in annesine bakmak için bir aylığına şehir dışına çıkmasıyla başlar olaylar. Yakın dostları ve komşuları Lottie’nin -ki o da tiyator oyuncusudur- evindeki bir partiye çağrılan Peter, genç bir yazar adayı kızla tanışır. Kızın yardım talebini kırmaz, ona evini açar. Bir kaç gez de yemeğe götürür. Ortada esrarengiz bir hava olduğunu sezeriz ama anormal bir şey de gelişmez. Ancak, Iris eve döndüğü gün, kızı salonda asılı bulmaları ile, sakin akan hikaye aniden polisiyenin hızlı temposuna kavuşur. Kız intihar etmemiş, öldürülmüştür, üstelik hamiledir ve çevresine Peter’la bir aşk yaşadıklarını yaymıştır. Yani kahramanımız bir katil adayıdır, ortaya çıkan her yeni tanık onun etrafındaki şüpheleri daha da derinleştirir, hatta sevgili karısı bile sırt çevirir ona. Cinayet soruşturması ise her zamanki gibi müfettiş Trant’a verilmiştir....

Klasik polisiyeleri sevenler, “Kara Dul”da aradıklarını bulacaklar ama Türkiye’de Patric Quentin imzasıyla 1957-70 yılları arasında basılan “Kolejde Cinayet”, “Kızıl Daire” ve “Ağdaki Adam”ın yanında biraz sönük kalıyor bu roman.

Kategori: A. Ömer Türkeş Yazıları
Etiketler:
Jonathan Stagge
Karadul
Patrick Quentin

Yorum yaz
mode_edit

İLGİLİ KİTAPLAR

Nopic Nopic

İLGİLİ YAZARLAR

Nopic Nopic