menu

Asaladan Bir Kız Sevdim, 8 Yalnız Kadın, Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı - Erdal Erkut

Yazan: A. Ömer Türkeş
Yayın Tarihi: January 29, 2012 18:04

Asaladan Bir Kız Sevdim

Asala’dan Bir Kız Sevdim, Yayın hayatına yeni başlayan Erko yayınevi Cep Kitaplarınden çıkan bir ilk roman. Ancak kitabın girişindeki yazar bilgilerinden anladığımız kadarıyla, Erdal Erkut’un Komiser Agnes’in maceralarını anlattığı yayına hazır bekleyen iki polisiyesi daha var.

Aslında bu ilk romanı da polisiyenin alanına giriyor; Paris’te başlıyor hikaye. Ancak kahramanları yabancı değil; genç Türk diplomatı Ferit, Ermeni teröristlerin peşindeki Türk istihbarat elemanı Adnan, İstanbullu Ermeni yazar Jirayir ve yine İstanbul’dan Arjantin’e göç etmiş güzel bir Ermeni kadını Araksi, tarihin garip cilvesi, dönüp dolaşıp Paris’teki bir sanat galerisinde buluşuyorlar. Türk istihbaratının aldığı bilgiye göre galeri Ermeni teröristlerin merkezidir ve imha edilecektir. Siz imha anında içerdekilerin akibetlerini düşüne durun, ben size roman kahramanların geçmişinden söz edeyim biraz.
 
Ferit, Adnan ve Jirayir gençlik arkadaşları. Hatta ilk cinsel deneyimlerini bile birlikte yaşamışlar. Üstelik üçü de Araksi’ye aşık olmuş, ama koşulların hiçbirinin vuslata ermesine izin vermemiş, Araksi, zengin bir koca bulup uçuvermiş Arjantin’e. Delikanlıları da koparmış yıllar. Adnan, faşistlerin safında yer alınca Ferit’le arasına siyasi görüş ayrılığı girmiş. Okullar bitiiğinde Adnan, -nedense hiç şaşırtıcı gelmiyor- teşkilatın tetikçisi olmuş, Ferit’se geleceği parlak bir hariciyeci.

Roman kişilerinin kişisel tarihleriyle sınırlı kalsa iyi, Erdal Erkut, bu cep romanında daha eski tarihlere de götürüyor okuyucuyu. Üstelik tartışmalı bir dönemi, Ermeni tehcirini anlatıyor; hatta resmi tarihten daha da resmi bir bakışla… Anlıyoruz ki(!), sorun abartıldığı gibi değil, Ermeni kayıpları ya Osmanlı ordusu ile giriştikleri savaştanmış ya da Kürt aşiretlerinin saldırılarından, az birazı da ne yazık ki tehcirde teslim etmiş canını… Ama tehcirin sorumlularını da hükümet cezalandırmış zaten!.. Ne diyelim, herkesin tarihi kendine güzel, işinize gelirse…

Aşık bir tetikçiye, onun budala yardımcısına, cinsel çeşitlemelere, tarihi “gerçeklere” yer veren Erdal Erkut, ne yazık ki, patlama saati yaklaşan “milli” bombaya rağmen heyecan katamamış romanına. Umarım duyurusu yapılan polisiye dizisinde bu romandaki hatalarını yapmaz, tarihi ve siyasi meselelerden uzak durur ve polisiye kurguya ağırlık verir.

II – “8 Yalnız Kadın”, “Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı”

Bu yıl içinde yayımlanan Asala’dan Bir Kız Sevdim romanıyla tanıştığımız Erdal Erkut, arka arkaya yazdığı iki Agnes polisiyesi ile 2005 yılının –hiç kuşkusuz- en üretken yazarı… Ama, ilginç kapak tasarımları, boyutları ve kahramanın adıyla, Agnes serisi yazarın üretkenliği kadar dikkat çekici.

Söze polisiye dünyamızın bu çiçeği burnunda detektifini –aslında polis memurunu- tanıtmakla başlayacağım; Babası bir Türk mimar, annesi Almanyayı olimpiyatlarda temsil etmiş bir jimnastikçi olan Agnes Hatice Kemahlıoğlu, çocukluğunu Almanya’da geçirmiş. Ekonomik kriz sonrasında işsiz kalıp evde huzursuzluk yaratmaya başlayan babasıyla birlikte -on sekiz yaşındayken- Türkiye’ye dönüp hukuk fakültesine kaydolmuş. O, bir seksene yakın boyu ve siyah saçlarıyla çok güzel bir kadın. Çocukluğunda film artisti, genç kızlığın­da manken olmayı, podyumlarda salınarak gezinmeyi, ışıkların kendi üstünde yoğunlaşmasını, siyah uzun saçlarını başının bir hareketiyle arada bir geriye atmayı, erkeklerin aç, kadınların haset dolu bakışlarını hissetmeyi hayal ederken -nedense- hiç sevmediği halde polisliği seçivermiş kahramanımız. Gönlüne göre bir sevgili bulamamaktan, emniyetteki geleneksel ilişkilerden, en çok da kadınların ciddiye alınmamasından şikayetçi. Ancak merak etmeyin; okuduğumuz bu iki macerada gösterdiği başarılar, meslektaşlarında kendisiyle ilgili kuşkuları tümden giderecek kadar parlak.

İlk macerada, hali vakti yerinde kadınlardan oluşan bir briç gurubunu hedef alan zehirlenme vakalarını kovalıyor Agnes. Başrolde birbirinden şüpheli kadınlar var; geçmişlerinde mesleki rekabet yaşayan iki ünlü profesör, Çiğdem ve Fatmagül, Fatmagül’ün kızkardeşi Ayşegül, banka müdiresi Meral, iki sene evvel tesettüre giren Aynur, en genç ve en güzelleri olan kırk yaşlarındaki eczacı Aysel… Zehirlenme vakaları arttıkça işin içine bu kadınlarla gönül ilişkileri olan başka kadın ve erkeklerle evdeki hizmetçiler de katılırken, Agnes’in zehirlenmesiyle birlikte muamma daha karmaşık bir hal alıyor.

8 Yalnız Kadın, “katil kim” tarzı polisiyelerden, ancak sorunun cevabını verebilmek için katilin psikolojisine odaklanmanız gerekecek. Serinin ikinci kitabı Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı’nı da dikkate aldığımızda, Erdal Erkut’un cinsel kökenli psikolojik gerilim tarzını benimsediğini söyleyebiliriz; seri mantığıyla yazılan bir polisiyenin müsaade ettiği kadar elbette... İlkindeki psişik sorunlar yüzeysel kalmıştı, ama ikinci romanın seri cinayetler işleyen sapık katil tipi hiç fena değil. Üstelik Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı’nda kurgusunu da değiştirmiş Erkut. 8 Yalnız Kadın’ın üçüncü tekil şahıs ağzından aktarılan hikayesi zaman zaman monotonlaşıyordu. Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı’nda ise iki anlatıcı var; ana hikayeyi yine üçüncü tekil şahısın bakış açısından izliyoruz, ama araya giren bölümlerde hayat hikayesini ve eylemlerini katilin kendisi aktarmış. Mutsuz aile ilişkileri, baba şiddeti, arkadaşları tarafından dışlanmışlık, ilk cinsel deneyim travması gibi klişelere rağmen, özellikle cinayetleri işlerken sergilediği ruh halini aktaran iç monologları başarılı buldum.

Çok sayıda insan tipinin birden çok cinayet etrafında bir araya geldiği, şüpheli listesinde polislerin bile adının geçtiği Komiser Agnes serisi, birbirinden güzel, yakışıklı, becerikli ve tahsilli emniyet mensuplarıyla, ne yazık ki inandırıcılığından çok şey kaybediyor. Polis memurlarının gerçekte olduğu gibi resmedilmelerindense ABD’li meslektaşlarının TV dizilerinden yansıyan görüntülerinden çoğaltılmaları, polisiye edebiyatımızda giderek yaygınlaşıyor. Sadece hikayeye renk katmakla sınırlayamayacağımız bu eğilimin nedenlerini tartışmak, sanıyorum toplumsal zihniyet dünyamızı anlamak açısından hayli vaatkar… Teşkilata üniversite mezunlarının alınmasını sağlayan yasal düzenlemeye herhalde en çok polisiye yazarları sevinmiştir!..

Kategori: A. Ömer Türkeş Yazıları
Etiketler:
Erdal Erkut
Asaladan Bir Kız Sevdim
8 Yalnız Kadın
Agnes Hatice Kemahlıoğlu’nun Aşkı

Yorum yaz
mode_edit

İLGİLİ KİTAPLAR

Nopic

İLGİLİ YAZARLAR

Nopic