Ömer Türkeş yazıları Cinairoman'da.
Ömer Türkeş'in polisiye edebiyatı ile ilgili yazılarını sitemizde yayınlamak, cinairoman'ın ilk aylarından beri aklımızdaydı, ancak fırsatımız oldu. Bunun üzerine ana sayfamızda göreceğiniz "Ömer Türkeş Yazıları" bölümünü açtık.
Ömer Bey'e yazılarını bize iletip yayınlamamıza izin verdiği için teşekkür ederiz.
İki ABD’li iktisatçının Marshal Jevons müstearıyla kaleme aldıkları “Marjinde Cinayet”, polisiye klasiklerine ve iktisat alemine yaptığı göndermelerle, parodik yaklaşımıyla, mizahla gerilim arasında tutturduğu dengesi ve polisiye kurgusuyla hem gerçekten de değişik, hem de çok başarılı bir polisiye.
Hikayeninkini tartışmadan önce yazar kimliğindeki muammaya bir çözüm getirelim; “Marshall Jevons; anlaşıldığına göre bir iktisatçı. Ama "Marshall Jevons" adında bir iktisatçı yok. Alfred Marshall büyük bir ekonomistti, William Jevons da öyleydi, ama birincisi 1924'de, ikincisi ise daha da önce, 1882'de ölmüştü, demek ki ilk baskısı 1978'de çıkan bu kitap onların işbirliğiyle yazılmış olamaz. O esrarı artık çözmüş bulunuyoruz; William Breit ve Kenneth Elzinga adlı iki yazar var. Elzinga, Virginia Üniversitesinde ekonomi profesörü, Breit de, eskiden Virginia'da çalışmış olmakla birlikte, şimdi San Antonio'daki Trinity Üniversitesinde profesör. İkisi de çok iyi ekonomist, gerek yazdıkları yazılarla, gerekse öğretim tecrübeleriyle dikkati çeken insanlar. Her ikisinin de, bu mesleğin hayal gücü çok zengin, çok yaratıcı üyeleri arasında yer aldıkları gün gibi ortada.”
Yazarların iktisat bilgisini hikayeye başarıyla yedirmeleri, “Marjinde Cinayet”in kimi üniversitede iktisata giriş dersleri için yardımcı kitap olarak kullanılmasıyla sonuçlanmış; “Konuya yeni giren öğrencinin ekonomik kavramlara yönelik merakını uyandıran, öğretmene de derste anlatacağı ciddi malzemeyi asabileceği ek bir çengel sağlayan bir kitap olmuştur. Profesyonel iktisatçılar, iyi tanıdıkları ilkelerin bambaşka ortamlara uygulandığını görünce bundan hoşlanmakta, ekonomiyi pek bilmeyen insanlar da, iktisat ve iktisatçılarla ilgili biraz bir şeyler öğrenmektedir... Ama Marjinde Cinayet, ekonomi konusunda bir ders kitabı değildir. İnsan ekonomi öğrenmek için bu kitabı okumaz ... nasıl ki puro küllerinin kimyasını öğrenmek için Conan Doyle'u, toksikolojiyi öğrenmek için Agatha Christie'yi de okumaz. Ekonomi bu işin tuzu biberidir, hikâyenin özü değildir.”
Gerçekten de polisiye kurgunun yanında iktisat bilgisi işin tuzu biberi olmaktan öteye gitmiyor. Çok sevimli kahramanları ve heyecanlı bir hikayesi var romanın. Roman kahramanı Henry Spearman genelde suça, özelde öldürme eylemine kriminalojinin dışından bakanbir iktisat profesörü. Kısa boyu, dökülen saçları, rasyonel aklıyla Agatha Christie’nin Hercule Poirot’unu çağrıştıran ama Milton Friedman’dan izler de taşıyan Henry Spearman, karısıyla birlikte tatil için Virgin Adaları'nın tropik ve egzotik atmosferini seçmiştir (İngiliz klasik dönem polisiyelerinin sevilen mekanıdır). Ada tatile gelen züppe zenginlerle doludur. Ve cinayetler başlar…
Önyargılı yerel polis teşkilatı açısından muhtemel suçlular zenginlerden nefret eden “Siyah İktidar Hareketi” militanları. Ancak Spearman, kriminolojinin "sebep" meselesini çok fazla takıntı haline getirdiğini düşünüyor. Onun iktisatçı mantığına göre, bir insanın suçlu mu, yoksa masum mu olduğunu kestirebilmek için, o kişinin bu işi yapmanın öncesinde ve sonrasındaki seçimlerine bakmak gerekir. “Spearman görünüşte mantıksız gibi davranan birini gördüğünde, yani o kişinin, amacına ulaşmak için en ucuz maliyetli yolu seçmediğini gördüğünde, o kişiyle ilgili bir esrarengizlik olduğunu hemen anlamaktadır. O kişinin göze görünmeyen bazı amaçları, bazı gizli maliyetleri var demektir. Spearman söz konusu mantıksız davranışı yeterince gözlemleme olanağı bulursa, o kişinin ne peşinde olduğunu da çözebilmektedir.” Ve Spearman aşk, nefret, iyilik, kötülük veya başka insanları da içeren herhangi bir duyguya, ekonomik analiz de uygulanabileceğine inanmaktadır.
Klasik polisiyeleri taklit ediyor “Marjinde Cinayet”, ama hemen bir sıçrama yapıyor; önce dış mekanları statiklikten kurtarıyor. Virgin Adaları, tarihi, doğal güzellikler, insanları ve ekonomisiyle katılmış hikayeye. Detektif tipi, Sherlock Holmes’un mirasçısı gibi, ama akıl yürütme biçimi hiç de sihirbazlık gösterisine dönüşmüyor. İktisat teorilerini “İktisada Giriş” derslerinde yardımcı kitap olarak önerilecek kadar yerli yerinde kullanan Spearman, sıkı sıkıya bağlandığı tümdengelim metoduyla çok ikna edici bir çözümleyici. Ayrıca sıradan bir adam, ideal bir eş. Yegane sevimsizliği fazla liberal olması. Ama okuyucuyu yönlendirmiyor.
Sağlam ve yerleşmiş bir ekonomi "kanunu”yla birleşen cinayet kurgusunda, söz konusu “kanun” hikayenin değişik yerlerinde, değişik perspektiflerden farklı görüntüleriyle tekrar tekrar ortaya çıkarken, sonunda Henry Spearman'ın cinayetleri çözmesinin anahtarı da oluyor. Yazarlar sağlam ve yerleşmiş ekonomi kanunu olarak okuyucuya yabancı gelmeyecek birini, “Talep” kanunu seçmişler.
Bana kalırsa polisiyeye farklı bir disiplinden bakmanın kusursuz bir örneği.
Kategori: A. Ömer Türkeş Yazıları