menu

Gülen Polis ( 8.2/10)
Orjinal Adı:
Den skrattande polisen (1968)
Yazar:
Yayınevi:
Yayın Tarihi:
Çevirmen:
Grafik Tasarım:
-
Karakterler:
Kitap Serileri:
Sizin Puanınız:

Otobüste öldürülenler arasında bir de detektif vardı... Rastlantı mıydı bu, yoksa otobüstekiler de dedektifi yok etmek için mi öldürülmüşlerdi? Bu konuyla "Teresa"nın ne ilgisi vardı? Martin Beck, ipuçlarını toplamaya başladı...

Diğer Baskıları

Nopic Nopic


Yorumlar


depresif polis
February 03, 2006 18:42

martin beck bence harika bir karakter (karakoldaki diğer polisler de oldukça ilginç),hayatindan bezmiş bir komiser, arkadasi kollberg'le vakit geçirmek onun için evde karisinin dirdirini dinlemeye nazaran cennet gibi. ustelik beck disarida ulkenin en onemli olaylarini çozse de evde karisi ve ev sorunlari karsisinda tamamen caresiz bir adam. oldukça içe kapanik ve az konusan biri. olaylari cozmesinde çalişkanliğinin yani sira asil sezgileri onemli. beck, bir çok yöntemi kendisinde doğal olarak birleştiren bir dedektif. yazarlarin anlatimi da super, cok gizemli bir polisiyeden çok insanların yasadiklarinin kuzeyde nasil olduğunu ve nasil algılandiğini anlatan bir seri.heycanla okumasaniz bile aklinizda guzel bir hikaye kaliyor. olaylarin polislerin hayatini nasil etkilediğini, polislerin iş dişinda nasil olduklarini hatta meslek hakkindaki düşüncelerini de bulabiliyorsunuz. karakterler hemen her kitapta karşınızda.
yalniz soyle bir sorun var, eski baskilarini bilmiyorum ama, inkilap'in cevirileri berbat, bazi cumleler bir insanin agzindan asla dokulmeyecek sekilde cevirilmiş.
çok sıcak bir seri.


Martin Beck'in Ekibi
November 08, 2006 23:23

Serinin bu romanı, Martin Beck'in ekibindeki diğer polisleri daha yakından tanımak için iyi bir fırsat, ama seriye başlamak için uygun değil. Zira Martin Beck bu soruşturmada bir miktar arka planda kalıyor.
Muamma romanı meraklıları için cazip olmayabilir, ama police procedural tarzını sevenler ve tanımak isteyenler için iyi bir seri.
Aydın Arıt'ın çevirisi zaman zaman rahatsız edici olabiliyor.


İsveç polisiyelerin babası ve annesi
November 09, 2006 00:55

Benim ilk Martin Beck'im ve beğendiğimi söyleyebilirim. Aydın Arıt'ın dili bazen zor gelse de (Murathan Mungan nasıl beğendiyse) öykü son derece gerçekçi ve iyi işlenmiş. Elbette "Amerikan Polisiyeci"lere göre değil. Tansiyon genellikle düşüktür. Bu "kuzey polisiye"lerin genel özelliği sanırım. Öykü, bu tip romanlarda karakterler için vardır. Anlatılmak istenen olay, öyküden çok başka yerde, hatta bazen farkına bile varılmayabilir.
Evet Beck biraz arka planda kalıyor, bence zaman atlayışlar da biraz rahatsız edici, ama her şeyi toplarsak benden 8/10.


değişik bir deneyim
December 29, 2006 22:50

Kitap hiçbir şekilde heyecanlı değil ama tuhaf bir etkiyle de aralıksız okumak istiyosunuz.En azından üzerimde böyle bir etki bıraktı diyebilirim.Bu yüzden değişik bir deneyim dedim zaten.Gayet normal karakterler var,üstelik kendilerini sevmemiz için bir sebep yaratmaya çalışmıyolar.Yine de polis ekibi çalışma tarzları,ciddiyetleri açısından şu ana kadar okuduğum polisiye romanlar arasında en etkili ve tecrübeli ekiplerden biri diyebilirim rahatça.Bence seriye en başından başlanmalı tam bir okuma sürekliliği için ama bu kitapla başlanırsa serinin diğer kitaplarına olan merakı arttırabilir.Olayların kurgusu hız ve heyecandan uzak olsa da polisiyede bu iki unsur olmadan da iyi eserler yaratılabileceğinin göstergesi bence.Kuzey polisiyesine çok güzel bir örnek


Beck'in değil, adamlarının hikayesi
March 12, 2007 05:30

Güzel ve keyifli bir polisiye. Ama Martin Beck öne çıkan değil, bilakis arkaya saklanan bir kahraman. En az sesi çıkan, en az olaya karışan, en az sorgulama yapan yine Martin Beck. Ayrıca kitabın sonundaki sürpriz Martin Beck açısından yine "aferin" dedirtmekten epey uzak :))
Olsun, yine de tavsiye ediyorum, Martin Beck değilse bile adamları kitabı keyifle okutturuyor.


Yorum yaz
mode_edit