Bir bölümü Türkiye'de geçen bu kitapta, aynı Kızıl Nehirler'de olduğu gibi, iki paralel olay gelişiyor. Paris'te öldürülen Türk işçi kızları ve havızasından sorunları olan Fransız bir kadın. Bu olayların arkasında gerçekten ülkücüler mi var? Kitabı başlar başlamaz soru işaretleri kafanızda uçuşuyor. Bu işaretleri ise, kitabın sonuna kadar devam ediyor. Türkiye için Paris'teki Türk mahalleleri gezmek de ilginç bir nokta. Kitabın finali Türkiye'de geçiyor. Okuyun, beğeneceksiniz!
Kitabı daha sonra film çektiler. Jean Reno başrolde. Kitap tabii ki daha iyi, ama film de fena değil. Kızıl Nehir filminden çok daha iyi olduğu kesin...
Tıbbın karanlık amaçlara alet edilmesi, seri cinayetler Pariste başlayıp Nemrut Dağında sona eren bir kovalamaca. Çok sürükleyici güzel bir kitap. Filmi ise çok başarısız kitabı okumamış birinin bişey anlaması imkansız. Kitabı okuduktan sonra filmini izledim ve boşa vakit kaybı diyebilirim.
Grangé etkileyici bir yazar beğenerek takip ediyorum.
Grange iyi bir yazar. Grange kitaplarında ilginç bilgiler her zaman karşınıza çıkıyor. Kurtlar İmparatorluğu da bunlardan biri.
Pek çok konunun içiçe geçtiği sürükleyici ve heyecanlı bir roman. Kızıl Nehirler gibi iki ayrı koldan yürüyen bir hikaye, Türkiye'de nihayetleniyor.
Filmini izlediyseniz, kitabının sonunun bambaşka olduğunu söylemeliyim.
Okuyun.
Paris Polis Teşkilatında görevli üst düzey bir memurun eşi olan kadın,kurt başı ve kan ile dolu kabuslardan,karabasanlardan muzdariptir.Geçmişindeki şiddet ve ölüm, bilinçaltından yükselmektedir ağır ağır.Yapay olarak yaratılan görünürdeki hafızası parçalanmaktadır.
Kadın giderek geçmişindeki ülkücü/bozkurtçu dönemi anımsayacak, peşindeki eski ortakları ile hesaplaşacaktır.
Grange’nin Kızıl Nehirler ile birlikte elle tutulur iki kitabından birisi diyebilirim.
Uzunvadeci doğru söylemiş.
Kızıl nehirlerden sonra geleni bu.
Türkiye,milliyetçilik ögeleri dolu.
Baştaki tempo da güzel.
Okuyun.
Uzunvadeci doğru söylemiş.
Kızıl nehirlerden sonra geleni bu.
Türkiye,milliyetçilik ögeleri dolu.
Baştaki tempo da güzel.
Okuyun.
Türün ustası Grange bu romanıyla yine ününün hak ettiğini ispatladı. Türkiye, Leyleklerin Uçuşu romanında bir kuple de olsa geçiyordu fakat bu roman başlı başına Türkiye üzerine. Bizden birininin yazmaya cesaret edemediklerini Fransız yazmış; hem de ne yazmış. Zekasını ve hayalgücünü konuşturmuş yine. Grange okumak her zamanki gibi son derece keyifli. Yazar, kitap okumanın zevkini maksimuma çıkarıyor.
kitap etkileyici ve sürükleyici olmakla birlikte Türkiye ve milliyetçilerle ilgili bazı yanlış bilgiler de yer almakta.bu kusuru göz ardı edersek çok güzel bir kitap.sinema filmi de iyi sayılır
Ben ne kitaptan ne de filmden hoşlandım.Aşağıdaki iyi eleştiriler yanında bu yorum biraz çıkıntılık yapıcak ama grange in tüm kitaplarını okudum ve kızıl nehirlerden sonra onun kadar başarılı bir kurgu ve sağlam bağlantı noktalarını başka bi kitabında pekj göremedim.Filmi fena halde vasatın altında,jean reno bile kurtaramıyo varın siz düşünün.