Daha dün gibi hatırlıyorum,” dedi fısıldayarak.
“Hiç kimse ilk kurbanını nasıl öldürdüğünü unutmaz.”
Henry Cutter çok insan öldürmüştür, hem de pek çok. Ama bu cinayetler yalnızca onun hayal dünyasındadır çünkü o ünlü bir polisiye yazarıdır. Aslında Henry Cutter, on yılı aşkın bir süredir gerilim dolu hikâyeleriyle okurları büyüleyen Jerry Grey’in polisiye roman yazarken kullandığı takma adıdır. Fakat Grey bir gün bütün o cinayetleri kendisinin işlediğini itiraf eder ama kimse ona inanmaz çünkü bir süre önce kendisine Alzheimer teşhisi konmuştur. Ancak o sıralarda etrafında korkunç cinayetler işlenmeye başlar, hepsi de tıpkı Grey’in kitaplarında anlattığı gibidir. Polis, Grey’in öykülerini gerçek olaylardan esinlenerek yazdığından şüphelenmeye başlayınca işler karışır. Elbette gerçek, her zamanki gibi herkesin düşündüğünden tamamen farklı ve daha korkunç olacaktır.
Kim yazar, kim onun yarattığı bir karakter; hangisi gerçek, hangisi kurgu… İnsan hafızasına da güvenemezse kime güvenebilir ki? Paul Cleave, okurlarını büyük bir muammanın tam ortasına atıyor.