Akabinde beş yıl narkotikte ve asayişte gurup çalışmalarında çalıştıktan sonra, onun aldığı her görevde elde ettiği başarıları nedeniyle, Aras’ı sözleşmeli özel ajan olarak bakanlıklar kadrosunda derin devlet hizmetine dâhil etmişlerdi.
Aras, bu meslekte kendi işindeymiş gibi çalışıyor ve her ne kadar çok yaralansa ve görevden ayrı kalsa da, her ayağa kalktığında aldığı özel görevlerde çok başarılı oluyordu.
Onun görevinde eriştiği başarılar nedeniyle ona görev veren şefleri ne ondan vazgeçebiliyor, ne de Aras çok sevdiği bu belalı meslekten ayrılamıyordu.
Fakat Aras’ın eşi Claudia, her telefon çaldığında eşi hakkında yine kara haber getiren veya her kapı zili çaldığında karşısına çıkan polis memurlarından, Aras’ın yine bir yaralanma haberini alma nedeniyle, artık ne telefon ne de zil seslerini duymak istemiyordu.
Kapının veya telefonun zili çaldı mı Claudia yine Aras’tan kötü bir haber var diye yerinden hoplayacak kadar hassas sinirlerin sahibi olmuştu. Günün birinde tedavi gördüğü sinir kliniğinde, zaten evinde ki yatakta kokusu bile kalmayan, Aras’tan rica da bulundu.
“Boşa beni.”