Benim Carr’la ilgili zorlandığım tek tek durum, zaman zaman karmaşık mekanlardaki tasvirlerinin içinden çıkamamak. Aslında basit bir yerleşim planıyla kökten çözülebilecek bu durum,yayıncılar tarafından pek dikkate alınmamış anlaşılan. Aslında o dönem için epey yaygın olan bu uygulama, Carr kitaplarında çoğunlukla uygulanmadığı için tasvirleri içinden çıkılmaz hale sokabiliyor. Örneğin Bowstring Murders’ta, cinayetlerin işlendiği şatoyu insanı gözünde canlandırması öyle zor ki; gizemde anahtar bir rol oynaması yüzünden kitaptan alınacak zevki de baltalıyor. Netteki Carr sitelerinin birinde,arkadaşlar üşenmeyip epey detaylı bir çizim hazırlayıp yayınlıyorlar.maalesef kitabı okuduktan sonra gördüm.
BAHSETTİĞİM PLANI AŞAĞIDAKİ LİNKTEN İNDİREREK YANINIZDA BULUNDURURSANIZ KİTAPTAKİ OLAYLARI DAHA RAHAT TAKİBEDEBİLİRSİNİZ.
http://www.mysterylist.com/carrclub/bowstring.html
Carter Dickson'dan bir kapalı oda cinayeti daha.
Olay antik bir şatoda geçiyor.
Üç cinayet işleniyor.Carter Dickson yine katil kim sorusu ile birlikte özellikle ilk cinayetin NASIL işlendiği sorusuna yöneltiyor okuyucuyu.Muratefendinin değerlendirmesine ben de katılıyorum.Kitapta şatonun krokisi de verilmeliydi.
Bu romanda Carter Dickson,Gaunt isimli bir dedektifi kahramanı olarak anlatmış.
Güzel bir klasik-Altın Çağ Polisiyesi.
Yarı-deli bir lord şatosunda, özenle müze haline getirdiği silah odasında cinayete kurban gidiyor. Genç ve güzel karısı, oğlu, kızı, sekreteri, doktoru, uşağı, karısına fazlaca muhabbet beslediği açıkça görülen yakışıklı misafiri dahil, hiçbir karakterin şüphelerden uzak olmadığı görülüyor; nitekim lordun ölümüne de kimse üzülmemiş gibidir.
Cinayetin ana kapısı misafirlerden biri tarafından gözlem altında olan, arka kapısı çiviyle sabitlenmiş, iç odalara açılan pencereleri ise içeriden sımsıkı kapalı silah odasında işlenmiş olması, J.D. Carr'ın mutat kapalı oda polisiyelerinden biriyle daha karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor; bunun üzerine daha bir dikkat kesiliyoruz romana; ayrıntıları kaçırmamaya çalışıyoruz ki, finalin beklenen karmaşık açıklamalarında boğulmayalım.
Bu sefer üstadın bilindik hafiyelerinden farklı bir karakter, Scotland Yard'la yıldızı bir türlü barışmayıp yolunu ayrılan John Gaunt üstleniyor süper-insan rolünü. Gaunt lordun cinayete kurban gitmesinin birkaç saat sonrasında teşrif etse de, caninin iki de şahidi öldürüp cinayetleri üçlemesine engel olamıyor. Finalde caninin yapacağı bir gece harekatını tahmin edip, kurduğu tuzakla başarıya ulaşıyor.
7/10