Christie ilk kez ortada bir ceset yokken cinayet araştırması yaptırıyor Poirot'ya.Bu kez dedektifin işi bir hayli zordur çünkü ortada ne bir ceset nede bir katil vardır sadece dengesiz bir genç kızın galiba ben birini öldürdüm demesi ve Poirot'yu yaşlı bularak küçümsemesi ile başlayan romanda yazar sadece bir cinayet romanı yazmamış, aynı zamanda İngiliz toplumunda özellilkle de gençler arasında yayılan yeni moda davranışların ince bir eleştirisini yapmıştır.Christie'nin romanlarını orijinal olarak çevirtip bastırdığı için Altın Kitaplara teşekkürler.Çünkü kitapların yeni baskılarında yazarın sosyal,siyasi ve en geniş haliyle dünya görüşlerinide görebiliyoruz.Böylece polisiye türün sadece bir avantür tür olmadığını;roman öğelerinin tamamını bulabileceğimiz ciddi edebi bir tür olduğunu rahatça tesbit edebiliyoruz.Meraklısına tavsiye edebilirim.

Agatha Christie kurguları arasında en iyilerden biri değil doğrusu. Ayrıca kitabın en sonundaki Üçüncü Kız esprisini de tam olarak anlayamadım.
Yine de Christie külliyatını takip edenlerin okuması elbette ki gerekir. :))

Hercule Poirot kahvaltısını yaparken bir kız onu görmeye geliyor. İşlemiş olabileceği bir cinayet hakkında konuşmak istiyor fakat daha sonra vazgeçip gidiyor.
Poirot ismini bile bilmediği kızın kim olduğunu Ariadne Oliver ile sohbeti sırasında öğreniyor.Kızı ve yakınlarını araştırmaya başlıyor.

Poirot açısından hayli ilginç bir vaka olabilir ama anlatım biraz sönük kalmış gibi geldi bana