Orjinal Adı:
-
Yazar:
Yayınevi:
Yayın Tarihi:
Çevirmen:
Grafik Tasarım:
-
Karakterler:
-
Sizin Puanınız:
"Daha ileriden ve daha derinden gitmeliydik. Nalburcular Çarşısı'nda iki dükkan ve caddenin karşısındaki Zincirli Han Sokak'ta bir dükkan tuttum. Dışarı da kendi belirlediğim iki yerde aynı taktikle kazı başlattım. Artık duvara ulaştık mı yön değiştirecek ve tüm bu noktaları birleştirip kendi hattımızı oluşturacaktık. Yani niyetim, Kürt Şevki'nin yol haritasına paralel, tamamen ayrı bir hat oluşturmak, Banka'nın yanındaki sokağın yaklaşık altı metre içerisinde kalan tünel girişine -o da halen varsa- dışarıdan son bir vuruşla ulaşmaktı."
Uluslararası bir suç örgütü yaşlı bir adam, bir tecavüz zanlısı, kaybolmuş bir çete üyesi, akıntıya kapılmış iki sevgili ve Havana'dan Paris'e, oradan İstanbul'a kadar uzanan inanılmaz bir soygun... Cem Selcen'in yeni kitabı Elmanın Suçu, suç ve vicdan kavramlarını, aşk, tutku ve masumiyeti de sorgulayan iç içe geçmiş öyküler aracılığıyla mercek altına alıyor.
1578 ve Saat Kaçtır Acaba adlı romanlarından sonra, Cem Selcen Elmanın Suçu'nda okuru bir kez daha bilinçaltının dehlizlerine sürüklüyor. Çarpıcı anlatımı, benzersiz atmosferi ve müthiş kurgusuyla, Elmanın Suçu baştan sonra şaşırtıcı sürprizlerle dolu usta işi bir roman.
"Belki de gerçekten, elmayı koparmaki bir suç değil, bir yoldu sadece. Başka yere çıkan bir yol. Hem illa bir suçlu gerekiyorsa, elmaya bakmayı öneririm. Neden orada duruyordu ki? Öyle pırıl pırıl ve biricik..."
(Arka Kapak)