Seçkin bir polis ekibi, hukukun ulaşamadığı suçluları herkesin önünde infaz etmeyi amaçlayan oldukça yetenekli bir dâhinin peşinde. Çin'in en popüler yazarlarının birinden çok sert bir polisiye ve ölümcül bir kedi-fare oyunu. JoNesbo, Se7en ve Hong Kong polisiye sineması seviyorsanız Ölüm İlanı tam size göre bir macera.
Saygın bir polis memuru olan Komiser Yardımcısı Zheng Haoming vahşice öldürülüyor. Bu ölüm, Çin'in görkemli Sichuan eyaletinin kalbinde modern bir metropol olan Chengdu'da şok etkisi yaratıyor.
Olay örgüsü şöyle gelişiyor:
Haoming on sekiz yıllık çözülmemiş bir cinayet davasına saplanıp kalmıştır. Kendine Erinyeler (Yunan intikam ve ceza tanrıçaları) adını veren biri bu esnada dehşet verici bir manifesto yayımlar. Bu manifesto kötü bir şaka mıdır, yoksa daha büyük olayların habercisi midir? Çok geçmeden halk Erinyeler'in öldürmesi için belli hedefleri göstermeye başlar ve iki gün sonra da Komiser Yardımcısı Zheng ölür.
Erinyeler'in şeytani oyunu ise o zaman başlar... Polis bir ölüm ilanı aracılığıyla katilin sonraki hedefini, hedefin suçlarını ve infaz tarihini belirten kan dondurucu bir not alır. Bu notla hem polise meydan okunmakta hem de polisle alay edilmektedir. İlk kurban herkesin ortasında, hem de müthiş korunurken öldürüldüğünde polisler şaşkına döner. Başka ölüm ilanları da sıradadır. Av başlamıştır.
Ölüm İlanı, çok canlı bir kültür ortamında geçen, sürükleyici bir gerilim romanı. ZhouHaohui türün tüm hayranlarınca sevilen şaşırtmacalı ve klişelere ustalıkla yeni bir açı getiren oldukça eğlenceli, eşsiz bir eser yaratmış.
Kitabı Storytel'de dinlemeye başladığımda arka arkaya duyduğum çok sayıdaki Çince isimden korktum. Dedim, ben bu kitaptan bir şey anlayamayacağım, herhalde bitiremeyeceğim. Fakat hiç öyle olmadı. Meğerse ustaca yazılmış, yağ gibi okunan bir kitapmış.
Ölüm İlanı, gittikçe yükselen bir tempoya sahip bir dedektif/gerilim romanı. Efsanevi polis komiseri Zheng Haoming'in evinde ölü bulunmasıyla başlıyor. Bu cinayet 18 yıl önce işlenmiş başka cinayetlerin dosyasını gün yüzüne çıkartıyor. Polis akademisinin bir erkek bir kadın iki öğrencisinin vahşice öldürüldüğü geçmiş olayda adı geçen intikamcı "Eumenides" geri dönmüş. Adalet tarafından cezalandırılamayan birkaç kurban, aldıkları ölüm ilanını müteakiben Eumenides tarafından gündüz gözüne ortalık yerde öldürülüyor. Komiser Han Hao, başka bir polis bölgesinden suçların işlendiği bölgeye geliyor ve olayı araştıran ekipte yer almaya gönüllü oluyor. Meğerse kendisi de 18 yıl önce işlenen cinayetlerin şahidiymiş, kurbanlarla yakın ilişkisi var imiş... Hadi bakalım.
İyi bir 'police procedural' ve gerilim romanı olmuş. Gerçi ben daha fazla yerel öğeler bekliyordum (umuyordum). İçindeki Çince isimleri ve yer isimlerini değiştirsek bir Amerikan romanı olurdu gayet. Nitekim kurgu da tam bir Amerikan aksiyon kurgusu.
Kitap çok sayıda açığa çıkarılan gerçek ve çok sayıda aksiyondan ve hatta bir saatli bombadan sonra benim için tatmin edici bir son ile bitti. Bir üçlemenin ilk kitabını okuyormuşum gibi hissetmedim. Hatta bu kitabın bir üçlemenin parçası olduğunu yorumunu yazacağımda fark ettim. (